Kurtuluş Kuruluş – Özet 06 – Kültür Politikası

Kültürel yaşam ulusal kimlikle yaratmanın gözde alanı olmuştur. Alfabe dil eğitim öğretim ve tarih yazıcılığı (historiyografi) bu dönemde köklü değişiklikler geçirdi. Ulus oluşturmanın önemli bir manivelası, birörnekleşmeyi yâda standartlaşmayı amaçlayan “kültür politikası” yâdı. Bir akıma zorunlu olan bu girişimin her standartlaştırma çabasında olduğu gibi “özgür birey yaratma” noktasında handikapları olduğu da kabul edilmelidir.
Esas amacını “milli tarih” yazımı olarak açıklayan bir temel eserde “tarihin en büyük cereyanlarını yaratmış olan Türk ırkı” ifadesi yer alır. Yükseköğretim için yazılmış devrim tarihi kitaplarında “üstün bir ulus” “kan farkı” “batı Türkleri kanının arılığını korudu” (recep Peker) Türkün en kötüsü, Türk olmayanın en iyisinden iyidir (Mahmut Esat bozkurt – adalet bakanı) – bu söylemlerde kısmen bir özgüven yaratma ihtiyacı ve kısmen de batıdan yükselen ırkçı tezlere (Nazizm) karşı bir savunma içgüdüsü rol oynamış sayılabilir.
Şerif martine göre, kemalimin yarattığı ve tam olarak başarıya ulaşmış tek ideoloji Türk milliyetçiliğidir.